Haziran 2003 / Juni 2003

Kadın taksisi ne işe yarar?

Talin Sucuyan

Öncelikle cevabını vereyim çok işe yarar!!!

Bu Eurocuklar memleketinde, herşey ateş pahası. Her türlü olanak var ama olanakları olduracak Eurocuk yoksa neye yarar olanak? Gelmişiz taa Freiburglara biraz oralara buralara gidelim, gezelim görelim falan demeye kalktınız mı özelleştirilmiş Alman Demiryolları memuru 100 Euorcuktan açıyor ağzını. ‘Toplu taşımadır, ucuz ve garantili yoldur, trafik tıkanmaz, canın sıkıldıkça çıkar şöyle bir tur atarsın’ diyorsanız, baştaki ‘ucuz’ kısmını geçip sondakilerin avantajlarının pek özel almandemiryolları tarafından itinayla köküne kadar sömürüldüğüne emin olabilirsiniz. Boşuna zarar edip durmuyor, daha bugün radyo söyledi milyon milyon zarar ediyormuş, ne diyelim haktır!

Niyet ettik Almanya’nın üçüncü büyük şehri Münih’e gideceğiz. Şöyle bir tren bileti araştırmasından sonra trenle gidilemeyeceğine karar verdik. Alternatifler olmasa yolum yolum yolacak insafsızlar bizi! Neyse ki, yola çıkmak istediğiniz saatte aynı yöne giden özel araçların kayıtlı olduğu bir merkez var ve telefonla ya da internet üzerinden ulaşıp yaklaşık 15-20 Euro gibi bir ücret karşılığında Münih’e kadar gidebiliyorsunuz.

Giderken bu yöntemle sağ salim, gayet rahat gittik. Dönüşte ise başka bir atraksiyon yapalım dedik. Dedik de elimize yüzümüze bulaştırdık. Münihten birlikte dönmek istediğimiz bir arkadaş Alman Demiryollarının ‘mutlu haftsonu’ biletlerini keşfetmiş. ‘Mutlu hatfasonu’ ne hoş bilet ismi değil mi? Normalde 100 Eurocuk olan bilet, 3 kişi ile seyahat edildiği takdirde sadece en kıytırık trenler kullanılarak ve 15binmilyon defa aktarma yapılarak gidildiğinde adambaşı 6 Euorcuka geliyor. Evvelden bilsem hiç kalkışmam zaten, zira pek iyi bilinir ki ucuz etin haynisi, mide bulantısı, hastane masrafı ile astarı yüzünden pahalıya gelecek şekilde ayarlanır...Benzer bir hesapla Berlin’e kadar bütün köy ve nahiyelerde aktarma yaparak yaklaşık 24 saatte gidip gelip bunun adına da ‘mutlu haftasonu’ diyenler de varmış.

Sevgili arkadaşımız, Freiburg’a geliş planını gösterince gözlerim yuvalarında yuvar yuvar yuvarlandı. Zira 6 defa aktarma yapmamız gerekiyordu. Her biri birer saatlik 6 tren yolculuğu. Hadi onu yaparız da varış saatimiz çok kelek! Çünkü gece saat 01:00’den sonra köyümüzde öyle tramvay falan işlemiyor. Buyurunuz tabanvaya yaklaşık yarım saat, çantalar sepetlerle birlikte hem de. Zaten akıl var mantık var, Alman Demiryolları işe yarar bir şey olsa bu kadar ucuza yapar mı?

Sıra sıra trenlerimizi kovalamaya başladık. Başlangıçta herşey normal gözüküyordu. Üç treni başarıyla değiştirdik. Dördüncüsünde teklemeye başladık. Dördüncü trenimizi yanlış peronda beklemişiz, bir dakika kala çaktık davayı, can havliyle attık kendimizi doğru perondaki doğru trene, yüreğimiz gümgüm... Tabi bu gümleme ile sarsılan üç kuruşluk aklımız kısa devre yaptığından inmemiz gereken duraktan bir durak önce inmeyi başarıp kendi başımıza çorap örmeyi de becerdik. Gitmemiz gereken son durağa gitmek için şehir içine girip sıradan otobüse, metroya, neye lazımsa bindik ve gara geldiğimizde tabi ki bağlantı trenini kaçırmıştık!

Saat 24:00. Bizim ucuz Eurocuk bileti iki saat içinde kendini imha ediyor. İki saat içinde binebileceğimiz kıytırık tren yok. Uzun lafın telgrafı, 6 Euroya buraya kadar sayın seyirciler! Evet yeni bir bilet almalı, bir saat sonraki alafrik trene binmeli...Başlangıçta bir dolu laf ettiğim kartlar olmasa bu Münih faslı bana fena bir kazık atmış olacaktı. Neyse ki, kazığı önceden yeyip hazmını zor zamanlara saklamanın burada daha geçerli bir yöntem olduğunu sezmişim. Kart sayesinde ucuz aldık bileti, ama ne ucuz? 12 Euro birbuçuk saatlik yol için.

Buna rağmen bir dolu gecikmeyle vesair, sabaha karşı 3’de vardık Freiburgumuza. O saatte o kafayla yürüyecek hal mı kaldı? Ne yapmalı ne etmeli diye düşünürken, kafası uyku ile uyanıklık arasında düz kontak eden Alman arkadaşımız ‘Kadın taksisini’ arayalım dedi! ‘Kadın Taksisi’?????? Allah Allah o da nesi? Kadınlar mı kullanıyor taksiyi diyecektim anlamsız geldi, çünkü burada zaten tramvayların metroların çoğunu da kadınlar kullanıyor. Hayır, yine adamlar kullanıyor. Ama sadece kadınlar için kullanıyor, kadınlara hizmet veriyor!

Diyelim, gece geç vakit başınıza bir hal geldi, almandemiryollarızedesi ya da bizim durumumuzda kendidüşendeağlar oldunuz diyelim, ya da gezdiniz eğlendiniz, ne bileyim canınız erken gitmek istemedi eve, arıyorsunuz bedava servis numarasını gelip sizi ve sizinle aynı durumda olan diğer kadınları dolmuş usulü toplayıp, normal taksiden daha ucuz bir tarifeyle evinize bırakıyor! Ayrıca geldi mi, sağa sola şöyle ayran delisi modunda bakınıp da göremeyince gitmiyor. Bekliyor, yolcusunu almadan hiçbir yere kıpırdamıyor. Mesela bizim gibi trenzedeleri en azından 15 dakika beklediğine biz şahit olduk.

Kadın Taksisi hizmeti belediye ve eyalet tarafından destekleniyor ve kadınların zaman sorunu olmadan ve bütçelerini zorlamadan istedikleri yere gitmesini sağlıyor.

Bu taksiler çok işe yarıyor çok!