Bir şey hareketlendi. Federal Şansölyenin “Reform Paketine” yönelik eleştirilerimize giderek daha çok insan katılıyor. Onlar da bizim gibi: Reformlara evet, ama sosyal kıyıma hayır diyorlar. Federal Hükümetin sosyal ve istihdam politikalarında belirgin yön düzeltmelerini talep ediyorlar. SPD yönetimi bu uyarılara reaksiyon gösterdi ve özel bir kurultay çağrısı yaptı. Benim açımdan hedef belli: SPD rayları daha çok sosyal adalet, daha çok büyüme ve daha çok istihdam yönüne çevirmeli.
Çünkü Şansölye Schröder tarafından ilan edilen reform paketi bir üç kâğıt paketidir. Hastalık parasının kesilmesi, işsizlik parasında ve işsizik yardımında kısıtlamalar ve işten çıkarılmalara karşı daha az koruma, büyümeye ve daha fazla istihdama yol açmaz. Tek sonucu: şirketlerin yükünü hafifletmektir. Ve bütün yükleri işalanlara yüklemektedir.
Ancak reformlar salt işalanları soymak ile kalamaz. Sırf işsizlik parasının alınma süresinin kısaltılması, işalanların oniki ya da 18 ay için sosyal yardım seviyesine düşmeleri ve 12300 Euro kaybetmeleri sonucunu verir. Bu ne sosyaldir, ne de adil.
Değişim için cesaret göstermek, sosyal güvenlik sistemlerinin finansmanını yeni bir temele oturtmak anlamına gelir. Bunun başında, nihayet bir çalışanlar sigortasını yürürlüğe sokmak ve memurlar ile serbest meslek sahiplerini de sosyal güvenlik sistemlerinin finansmanına katılmalarını sağlamak gelir. Ve ikincisi: Almanya’nın birliği devamla sosyal bütçelerden finanse edilemez. Doğu’nun yeniden yapılanması bütün Almanların sorunudur, salt sosyal sigorta aidatı ödeyen işalanların değil.
Değişim için cesaret aynı zamanda toplumun gerçekten güçlü gruplarıyla çatışma anlamına da gelir. Örneğin ilaç sanayi, sigorta doktorları birlikleri ve doktorlar lobisiyle. Sağlık sektöründeki müteşebbislerin ceplerini doldurması ve işalanların hastalık paralarını gelecekte kendi kendilerine finanse etmeleri olacak şey değildir.
Aynı şekilde değişim içi cesaret, yatırım atağı başlatmak anlamına da gelir. Felce uğramış iç konjonktürü hareketlendirmek için kamusal ve özel yatırımlara gereksinimiz vardır. Kamu yatırımları oranı Avrupa’da komşumuz olan ülkelerde GSMH’nın yaklaşık yüzde 2,5’u civarındadır, Almanya’da ise sadece yüzde 1,6’dır. Yani 20 milyar Euro’luk bir fark. Bu düzeydeki yatırımlar işsizliği önemli derecede geriletebilirdi.
Reformlara evet Sosyal kıyıma haır. Bunun için baskımızı artıracağız. Sorunumuz yeni bir hükümet değil. Bizde sosyal ve adil olan reformlar istiyoruz.
Kaynak: metall dergisi
|